Home

Kuran’sız insan mizansız insan!

اَللّٰهُ الَّـذ۪ٓي اَنْزَلَ الْكِتَابَ بِالْحَقِّ وَالْم۪يزَانَۜ وَمَا يُدْر۪يكَ لَعَلَّ السَّاعَةَ قَر۪يبٌ

“Allah, kitabı ve mizanı hak olarak indirdi. Ne biliyorsun, belki de kıyamet saati yakın!” (Şûrâ – 17)

Kitap (Kuran) ve mizan (ölçü, tartı, uygunluk) bir bakıma aynı şeydir; kitap mizan, mizan kitaptır. Alırken satarken tartıyı ve metreyi kullanırız, bu hakkın korunmasının esasıdır. Mizan daha genel bir anlamda bütün varlığın yaratılışını ve yaratılıştaki uygunluğu da ifade eder. İnsana takılan iki kol, iki ayak, iki göz, iki kulak vb. organlar bütünle uygunluk arz eder. Bitki, hayvan, insan… her bir varlığın her bir organı, parçası, mükemmel bütüne uygunluk gösterir. Her bir varlığın her bir şeyi mizan iledir ve bu farkında olamadığımız bir mucizedir. Gerek fıtrat anlamında gerekse insanın sosyal ve ekonomik hayatında mizan düzen demektir. Mizan bozuldu mu düzen bozulur. Çağımızdaki gen çalışmaları, genetiği değiştirilmiş ürünler, ilahi mizana yapılan bir müdahaledir ve şimdiden faturası çok ağırdır.

İmanın ve amelin kaynağı Kuran ise, insanın ruhsal ve bedensel varlığının mizanı; Kuran’sız insan mizansız insan. Mizanı bozuk insan Yaratıcıyı ve emirlerini sorgular. Manevi olandan şüphe duyar, kimi de tamamen inkâr yolunu tutar. Gerek şüpheci, gerekse inançsız, dinin özellikle kıyamet, ebedi yaşam, cennet, cehennem gibi gaybî müjdelerini alaya alır yahut imalı ifadelerle inkâr yolunu tutar. Bu tıynetteki insan dini konuları tartışmaktan ve hırçınlıktan hoşlanır. Muhatabını sıkıştırmak için ‘hadi kıyamet kopsun da görelim!’ gibi efelenmelerde bulunur: “Kıyamete inanmayanlar onun çabuk kopmasını ister. İnananlar ise kıyametten korkar ve onun gerçek olduğunu bilirler. Kıyamet günü hakkında tartışanlar derin bir sapıklık içindedir.” (Şûrâ 18)

Sonuç: Kuran ve mizan varlık ve insan hakkında ilahi kanunlardır. Kuran ve mizan hayatı dengede tutmaktadır. Kuran ve mizan yararlı olanı emrederken zararlı olanı de yasaklar. İnançsızlar ise Kuran’la ve mizanla uğraşır; fıtratı bozmaya gayret ederler. İnananlarla alay etmek düşüncesiyle imanî meseleleri sorgular, mesela kıyametin hemen kopmasını isterler. Böylece bunun mümkün olamayacağını ima ederler. Oysa artık o iman ettikleri pozitif bilim varlığın sonradan ortaya çıktığını kabul etmektedir. Yokken var kılınan evren ve onun devam eden düzeni, kendiliğinden yıkılmaz, onu var eden, yine bir mizana göre, onu yıkar yahut başka bir âleme evirir.  Sonunda tüm işler Kuran’a ve Mizana uygun gerçekleşir.

M. Talât Uzunyaylalı

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s