Hayret verici bilgiler!
وَلَوْ اَنَّ مَا فِي الْاَرْضِ مِنْ شَجَرَةٍ اَقْلَامٌ وَالْبَحْرُ يَمُدُّهُ مِنْ بَعْدِه۪ سَبْعَةُ اَبْحُرٍ مَا نَفِدَتْ كَلِمَاتُ اللّٰهِۜ اِنَّ اللّٰهَ عَز۪يزٌ حَك۪يمٌ
“Şayet yeryüzündeki ağaçlar kalem, deniz de arkasından yedi deniz katılarak (mürekkep olsa) yine Allah’ın kelimeleri yazmakla tükenmez. Şüphesiz Allah Azîz ve Hakîm’dir.” (Lokman 27)
Surenin yirmi sekizinci ayetinde ise şöyle buyurulmaktadır: “Sizin yaratılmanız ve diriltilmeniz, ancak tek bir kişinin yaratılması ve diriltilmesi gibidir. Unutulmasın ki, Allah her şeyi bilen ve görendir.”
Varlık A’dan Z’ye Allah’ın canlı kelimeleridir; birer ayet, her ayetin hücre ve DNA yapısı bile ciltlerce kitapla ifade edilebilen bilgi kaynakları durumundadır. İnsan kitabında ne var, bilim adamlarının tespitlerine kabaca bir bakalım:
Bir insanda 210 civarında farklı hücre çeşidi var ve bunların tahmini sayısı 100 trilyon civarında.
Her saniye ölen hücre sayısı yaklaşık 50 milyon; her saniye yaratılan hücre sayısı ise yaklaşık 50 milyon.
Toplam alyuvar sayısı (eritrosit) 25 trilyon; toplam akyuvar sayısı (lökosit) 25-100 milyar arası.
Toplam sinir hücresi sayısı 30 milyar. (Bir sinekte 100 bin, fare beyninde ise 10 milyon sinir hücresi vardır.)
Beyin kabuğundaki (korteks) sinir hücresi sayısı 10 milyar; beyincik korteksindeki hücre sayısı 10 milyar. Bütün sinir hücrelerinin toplam sinaps sayısı 100 trilyon. Normal hâlde günlük ölen sinir hücresi sayısı 50.000-100.000
Bir hatırlama sürecinde faal olan beyin hücresi sayısı 10 milyon-100 milyon.
Mide asidi üreten hücre sayısı (erkekte) yaklaşık 1 milyar; (kadında) yaklaşık 820 milyon.
Yine bilim adamları şu bilgileri veriyor: Dünyadaki her canlının hammaddesi DNA’dır; eğer günde 8 saat boyunca dakikada 60 kelime yazabilseydik, DNA’daki gen dizilimini bitirmemiz yaklaşık 50 yılımızı alırdı. Vücudumuzda bulunan tüm hücrelerdeki DNA sarmalı açılmış olsaydı 10 milyon mil uzağa giderek tekrar dünyaya geri dönebilirdik!
Bir hücredeki DNA, günde binlerce kez zarar görür; ancak hücrede DNA onarımı için sürekli aktif halde olan karmaşık bir sistem vardır. Bu da genlerimizin değişmesini engeller.
Yaklaşık 2 gram DNA, dünya üzerinde bilgisayarlarda toplanmış bütün bilgileri bünyesine alabilir.
İnsanların iki gözü vardır ve her gözde 130 milyon fotoreseptör hücresi bulunur. Her bir fotoreseptör hücresinin içerisinde 100.000.000.000.000 atom bulunur. Bu rakam, Samanyolu Galaksisi’nde bulunan tüm yıldızlardan daha fazladır.
Bir de uzaya bakalım: Yine bilim adamları diyor ki;
Sadece bizim içinde bulunduğumuz Samanyolu Galaksisinde 400 milyar yıldız ve 200 milyar gezegen bulunmakta.
Bilinen yaklaşık 300 milyar galaksi, içlerinde bulunan yaklaşık 300’er milyar yıldızla son derece düzenli şekilde varlıklarını sürdürmektedir.
Öyle ki tüm galaksiler, yıldızlar, gezegenler ve uydular hem kendi etraflarında, hem de bağlı oldukları sistemlerle birlikte belirli yörüngelerde dönmektedirler.
Üstelik evrendeki hız kavramı, dünya ölçüleriyle karşılaştırıldığında akıl almaz boyutlardadır. Milyonlarca ton ağırlığındaki yıldızlar, gezegenler, galaksiler ve galaksi kümeleri uzay içinde müthiş bir süratle hareket ederler.
Üzerinde yaşadığımız Dünya saatte 1670 km. hızla kendi ekseni etrafında, 108.000 km. hızla güneşin etrafında döner. Güneş sisteminin galaksi merkezi etrafındaki dönüş sürati saatte 720.000 km. iken, Samanyolu galaksisinin uzaydaki hızı saatte 950.000 km.dir. Durmaksızın devam eden hareket öylesine yoğundur ki, Dünya ve Güneş Sistemi her sene bir önceki sene bulunduğu yerden 500 milyon kilometre uzakta bulunur.
Göklerin ve yerin yaratılmasıyla ilgili bazı ayetler:
“Biz, göğü, yeri ve bunlar arasındakileri, oyuncular (işi, eğlencesi) olarak yaratmadık.” (Enbiyâ 16)
“Onlar, ayakta dururken, otururken, yanları üzerine yatarken (her vakit) Allah’ı anarlar, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin düşünürler (ve şöyle derler:) Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın. Seni tesbih ederiz. Bizi cehennem azabından koru!” (Âl-i İmrân 191)
“Düşünmediler mi ki, gökleri ve yeri yaratmış olan Allah, kendilerinin benzerini yaratmaya da kadirdir! Allah, onlar için bir vade takdir etti. Bunda şüphe yoktur. Ama zalimler, inkârcılıktan başkasını kabullenmediler.” (İsrâ 99)
“O’nun delillerinden biri de, gökleri ve yeri yaratması…”; “Yaratmaya başlayan, sonra onu tekrarlayan O’dur, ki bu, O’nun için pek kolaydır. Göklerde ve yerde (tecelli eden) en yüce sıfat O’nundur. O, mutlak güç ve hikmet sahibidir.” (Rum22,27)
“Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra Arş’a istiva eden, geceyi, durmadan kendisini kovalayan gündüze bürüyüp örten; güneşi, ayı ve yıldızları emrine boyun eğmiş durumda yaratan Allah’tır. Bilesiniz ki, yaratmak da emretmek de O’na mahsustur. Âlemlerin Rabbi Allah ne yücedir!” (A’râf 54)
“(Resûlüm!) De ki: Göklerin ve yerin Rabbi kimdir? De ki: Allah’tır. O halde de ki: O’nu bırakıp da kendilerine fayda ya da zarar verme gücüne sahip olmayan dostlar mı edindiniz? De ki: Körle gören bir olur mu hiç? Ya da karanlıklarla aydınlık eşit olur mu? Yoksa O’nun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma onlarca birbirine benzer mi göründü? De ki: Allah her şeyi yaratandır. Ve O, birdir, karşı durulamaz güç sahibidir.” (Ra’d 16)
“Onlar mı hayırlı yoksa ilk baştan yaratan, sonra yaratmayı tekrar eden ve sizi hem gökten hem yerden rızıklandıran mı?..” (Neml 64); “Düşün o günü ki, yazılı kağıtların tomarını dürer gibi göğü toplayıp düreriz. Tıpkı ilk yaratmaya başladığımız gibi onu tekrar o hale getiririz. Bu, üzerimize aldığımız bir vaad oldu. Biz, vadettiğimizi yaparız.” (Enbiyâ 104)
“Andolsun biz, sizin üstünüzde yedi yol yarattık. Biz yaratmaktan habersiz değiliz”(Mü’minûn 17)
“Allah’ın, yaratmayı nasıl başlattığını, sonra bunu(nasıl) tekrarladığını görmediler mi? Şüphesiz bu, Allah’a göre kolaydır.” (Ankebût 19)
“Gökleri ve yeri yaratan, melekleri ikişer, üçer, dörder kanatlı elçiler yapan Allah’a hamdolsun. O, yaratmada dilediği arttırmayı yapar. Şüphesiz Allah, her şeye gücü yetendir.” (Fâtır 1)
“Gökleri ve yeri yaratan, onların benzerlerini yaratmaya kadir değil midir? Evet! Elbette kadirdir. O, her şeyi hakkıyla bilen yaratıcıdır.” (Yasîn 81)
“Gökleri ve yeri yaratan, bunları yaratmakla yorulmayan Allah’ın, ölüleri diriltmeye de gücünün yeteceğini düşünmezler mı? Evet, O, her şeye kadirdir.” (Ahkâf 33)
“Sizi yaratmak mı daha güç, yoksa gökyüzünü yaratmak mı, ki onu Allah bina etti, onu yükseltip düzene koydu. Gecesini kararttı, gündüzünü ağarttı.” (Nâzi’ât 27-29)
Sonuç: Bu asla tam olmayan ve daima eksik kalacak bilgiler varlığın hücre ve DNA gibi, mikro yapılarından makro evrene kadar, her varlığın diğerleriyle bütünleşmiş olduğunu ve her birinin adeta sonsuz bir bilgi içerdiğini ortaya koymaktadır. Varlık ayetlerde de izah buyurulduğu üzere Yaratıcı’nın sonsuz ilim ve kudretini, Onun eşsizliğini, apaçık göstermektedir. Her şey ilahi ilim olunca onu yazacak deniz ve kalem nasıl olabilir?