Home

sey 

Şeytan Âdem’e niçin secde etmedi?

 

فَسَجَدَ الْمَلٰٓئِكَةُ كُلُّهُمْ اَجْمَعُونَۙ ﴿*﴾ اِلَّٓا اِبْل۪يسَۜ اَبٰٓى اَنْ يَكُونَ مَعَ السَّاجِد۪ينَ

 

“Meleklerin hepsi de hemen secde ettiler.”; “Fakat İblis hariç! O, secde edenlerle beraber olmaktan kaçındı.” (Hicr 30-31)

Âdem’e yapılan secdenin bir anlamı da Âdem’e gösterilen itaattir. Melek, cin, hayvan, bitki, her varlık insanın emrine baş eğmiştir. Âdem canlı cansız tüm varlık üzerinde hüküm sahibidir. Her şey, Âdem tahtının  altında sıralanmıştır. Âdem, yer ve gökyüzünde Allah’ın halifesidir. Her iki âlem Âdem’in evidir.

Hicr suresinin yirmi sekiz ve yirmi dokuzuncu ayetlerinde Âdem’in yaratılışı izah edilmişti: “Hani Rabbin meleklere demişti ki: Ben kupkuru bir çamurdan, şekillenmiş kara balçıktan bir insan yaratacağım.”; “Ona şekil verdiğim ve ona ruhumdan üflediğim zaman, siz hemen onun için secdeye kapanın!” Bu talimata, Hicr otuzunca ayette, bütün meleklerin uyduğunu görmekteyiz: “Meleklerin hepsi hemen secde ettiler.” Şeytan ise Âdem’e secde edilmesi emrine muhalefet etti: “Fakat İblis hariç! O, secde edenlerle beraber olmaktan kaçındı.” (Hicr 31)

Bu noktada durup sormamız gerekir: Âdem’e secde emredilmesinin hikmeti nedir? Şeytanı Âdem’e secde etmekten alıkoyan neydi? Şeytan, Allah’ın “Âdem’e secde edin!” emrine neden karşı çıktı. Şeytan bu cesareti nasıl gösterdi? Melekler niçin emre uyup Âdem’e secde ettiler? Melekler Âdemin kalıbına değil, kalbine baktılar, Âdem’deki şekli değil anlamı gördüler ve önceki iki yazıda ele aldığımız gibi, Rabbimizin, varlık dairesini insanla taçlandırdığını anladılar. Şeytan ise Âdem’deki manayı görmedi, toprağını gördü! Böylece kendi yaratılışını Âdem’den üstün sandı ve Âdem’e secde emrini içine sindiremedi! Kibirlendi! Âdem’in ruh dünyasında gizlenmiş ilahi sırları anlamasına bu kibri  mani oldu.

Rabbimizin bu hadiseyi bize anlatmasının bir hikmeti şu olabilir: Yaratana karşı insanı kulluktan alıkoyan iki önemli engel; cehalet ve kibirdir. Şu anda Allah’ın emirlerini yerine getirmeyen her insan, eğitimi, makamı, mevkii, parası pulu ne olursa olsun, o bir kibir abidesi ve gerçek bir cahildir. Şeytan gibi, o da şekli görüp manayı göremiyor ve Yaratana karşı benlik davasında bulunuyor demektir! Bu, kulun halikına bir isyanıdır; bu yolda kulun önderi de şeytandır!

Sonuç: Rabbimiz Şeytan’a sordu: “Ey İblis! Secde edenlerle beraber sen neden secde etmedin?” (Hicr 32) Şeytan şöyle cevap verdi: “Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş kara balçıktan yarattığın bir insana secde edecek değilim.” (Hicr 33) İşte bu ifadelerde hem cehalet hem de kibir söz konusudur. Şeytan’ın ve şeytan gibi enaniyetine tapan ve Allah’a kulluk etmeyen kişilerin sıfatı öncelikle bu iki sıfattır: Cehalet ve kibir! Enaniyetine tapan cahil ve kibir abidesi kimseleri Rabbimiz cehenneminde ağırlayacaktır; vaadi haktır!

M.Talât Uzunyaylalı

4 thoughts on “343. FİKİR / Hicr

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s