Home

gokdelen

Modern insanın ahret hayatı tehdit altındadır.

فَأْتِيَاهُ فَقُولَٓا اِنَّا رَسُولَا رَبِّكَ فَاَرْسِلْ مَعَنَا بَن۪ٓي اِسْرَٓائ۪لَ وَلَا تُعَذِّبْهُمْۜ قَدْ جِئْنَاكَ بِاٰيَةٍ مِنْ رَبِّكَۜ وَالسَّلَامُ عَلٰى مَنِ اتَّـبَعَ الْهُدٰى

“Haydi, ona gidin de deyin ki: Biz, senin Rabbinin elçileriyiz. İsrailoğullarını hemen bizimle birlikte gönder; onlara eziyet etme! Biz, senin Rabbinden bir âyet getirdik. Kurtuluş, hidayete uyanlarındır.” (Tâ-Hâ 47)

 

Ayette geçen hidayet kavramı; hayat, ölüm ve ölüm sonrası hakkında insanın doğru bilgiye ulaşması demektir. İnsana bu bilgiyi bir başka insan veremez. Çünkü hiçbir insan, bu soruların cevabını bilemez. Ancak, insanı, dünya hayatını, ölümü, yeniden dirilmeyi ve ahret hayatını yaratan Allah (cc) bu soruların cevabını verebilir.

Hazreti Âdem’den son peygamber Hazreti Muhammed (sav)’e kadar, peygamberler, Allah’ın elçileri sıfatıyla, insanlığa ‘hidayet’ yolunu göstermişlerdir. Onlar, Allah’tan aldıkları bilgileri (vahiy) insanlara iletmiş, dünya ve ahret hayatı hakkında insanların izlemesi gereken yolu göstermişlerdir.

İnsanlar, peygamberleri dinlemediklerinde yollarını kaybetmişlerdir. Peygambersiz kalınca, Firavun gibi, ‘sizin Rabbiniz benim’ diyen kişilerin ardı sıra gidilmiş yahut taştan, tahtadan, madenden döktükleri, insan ve hayvan suretinde yapılmış, tanrılara tapmışlardır. Modern toplumu ortaya çıkaran son beş yüz yıllık gelişmelerin sonunda ise insanlar, nesne tapıcılığının yanı sıra ideolojilere ve bilimsel bilgi denilen yöntemlere tapmış, taptırılmıştır.

İnsanlar, ruhsal ve bedensel kölelikten peygamberler aralarında olduğu dönemlerde kurtulmuş, ilahi mesaj ortadan kalkınca ya da mesaj işlevsiz bırakılınca, yeniden özgürlüklerini kaybetmiş ve köleleşmişlerdir. Yazıyı uzatmamak için detayına girmiyoruz, ancak şu kadarını ifade etmek isteriz: Modern çağ için, insanın nefsine ve maddeye taptığı en ileri çağdır, denilebilir.

Doğru yol, ancak Allah’ın yoludur. Allah’ın hidayeti doğru yolun ta kendisidir. Bunun kanıtları Kuran’da zikredilmiş, neyin doğru neyin yanlış olduğu Kitapta bildirilmiştir. Allah’ın tanımladığı yol, kişiyi hidayete götürürken aksi yol ise kişiyi delalete ve sapıklığa sürüklemektedir. Delalet ve sapıklık ise şeytaniyet demektir; hangi kılığa bürünürse bürünsün, değil mi ki insanın Allah’a ulaşmasına engel olmaktadır.

Modern insanın ahret hayatı tehlike ve tehdit altındadır. Çünkü ruhu ve bedeni dünyevi hazlara satılmış gözükmektedir. Oysa ayette açıkça ifade edildiği üzere, dünya imtihanını kazanıp ahrete, sınavı başarıyla geçmiş bir Müslüman olarak ulaşmak, sadece ‘hidayet’e -yani Kuran’a ve Hazreti Muhammed (sav)’e- uyanların elde edebileceği bir sonuçtur.

Sonuç: Kuran şu uyarıyı yapmıştır: “Kendisi için doğru yol belli olduktan sonra, kim Peygambere karşı çıkar ve müminlerin yolundan başka bir yola giderse, onu o yönde bırakırız ve cehenneme sokarız; o ne kötü bir yerdir.” (4/115)

M.Talât Uzunyaylalı

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s