Home

img_0986

Rahmeten lil âleminsin Ya Hz. Muhammed (sav)

وَمَا أَرْسَلْنَاكَ إِلَّا رَحْمَةً لِّلْعَالَمِي

“Biz seni âlemlere ancak rahmet olarak gönderdik.”  (Enbiya 107

Ayetteki bu hitap Hazreti Muhammed (sav)’e yapılmıştır. Kuran, Allah’ın merhametidir ve Hazreti Muhammed (sav) de, onun son peygamberi olarak, inanan-inanmayan, her insana bir rahmettir. Çünkü o; baştan sona bereketli bahar yağmuru olan Kuran’la insanlığa gönderildi. Nasıl, yağmur ve güneş herkes içinse, Hazreti Muhammed (sav)’de, Allah’ın (cc) seçtiği rehber olarak, herkes içindir. Rahmet ırmağı olan o kutlu nebiden istifada etmek akıl ve vicdan sahibi insanlara bırakılmıştır.

Çünkü o, Allah (cc) adına bize şunu öğretti: Yaratıcı, rahman ve rahimdi. O, şükürüz kullarına karşı, celal sıfatı sahibidir. Bu bağlamda, Hazreti Muhammed (sav), cenneti ve cehennemi iyice anlattı. İnsanları Allah’ın rahmetiyle müjdeledi, gazabına karşı uyardı.

Çünkü o, Allah (cc) adına bize şunu öğretti: Kötülük denilen şey insan nefsinin acı bir meyvesidir; yoksa âlemin özü iyidir, iyiliktir. Nefs, kendi açtığı izden, yoldan giderse cehenneme gider; nefs, iman yolundan giderse cennete gider.

Çünkü o, Allah (cc) adına bize şunu öğretti: Allah’la kulları arasındaki pozisyonu tebliğdir. Allah, peygamberlerin hepsini olduğu gibi Hazreti Muhammed (sav)’i de kendisine bir vekil tayin etmedi; müjdeleyici ve uyarıcı olarak seçti. Allah’la kulları arasında avukatlık müessesesi yoktur. Kulların birbirine karşı din adına hakları ve kardeşlik hukukları ‘nasihattir.’

Çünkü o, Allah (cc) adına bize şunu öğretti: İnsanlık eğer rahmet olan Hazreti Peygamberden, onun getirdiği ilahi mesajdan yüz çevirirse, bu, şahısların ve hedef kitlenin bileceği bir iştir. Yoksa Hazreti Muhammed kimsenin bekçisi değildir. O, Allah’tan aldığı mesajı duyurmakla görevlidir. Allah insana baş ve el vermiştir. Akıl etmek insana bırakılmıştır. İnsan diler rahmet peygamberinden ve rahmetin kaynağı Kuran’dan istifade eder; diler etmez!

Çünkü o, Allah (cc) adına bize şunu öğretti: Kuran, kıyamete kadar istifadeye açık bir rahmet ve bereket sofrasıdır. O kutlu nebi, dünya ve ahret için, nimet ve imkânları izah eden bir şahit, bir müjdeleyici ve bir uyarıcı kılındı. ‘Allah’ın Ev’ olan mescitte/camide olmak, peygamberin izinden gitmek anlamı taşır; camiden başlamayan bir yol, kişiyi hidayete ulaştırmaz.

Sonuç: Çünkü o, Allah (cc) adına bize şunu öğretti: İnsanın kendi edinmeleri (bilim, kültür, sanat; yerleşik değerler dizisi) insanın gafletidir. Peygamberler, insanları, kendi edinmelerinin fevkına çıkararak, Hakk’a karşı gösterdikleri gafletten onları uyardılar. İmanın nasıl bir rahmet ve bereket, inançsızlığın ise nasıl bir kuraklık ve çoraklık olduğunu gösterdiler. Bunun son örneği Hazreti Muhammed (sav)’dir. O, kendisinden öncekilere gönderilenleri de içeren Kuran’la gönderilerek, her iki âlemde güven ve huzurun yolunu son kez işaretledi; bizzat bu yoldan yürüyerek insanlığa örneklik ve öncülük etti. Evet, o, mesajıyla ve hayatıyla âlemlere rahmettir. Örnekliğiyse kıyamete kadar bakidir. 

M.Talât Uzunyaylalı 

 

 

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s