Home

yüksek binalar

Kuran, yüksek binaları onaylamıyor!

اَتَبْنُونَ بِكُلِّ ر۪يعٍ اٰيَةً تَعْبَثُونَۙ

“Siz her yüksek yere bir alâmet dikerek eğleniyor musunuz?”  (Şu’arâ 128)

 

Bu eleştiri ve uyarı Hud peygamberin kavmi olan Âd milletine yapılmıştır. Âd milletinin Arabistan’ın güneyinde yaşadığı ve Yemen-Umman arasındaki bir bölgede medeniyetlerini inşa ettikleri bilinmektedir. Kuran’ı Kerim’de Şu’arâ suresinin birbirini takip eden on bir ayetinde bu kavmi helake götüren tutum ve davranışlar hakkında bilgiler verilmektedir ki günümüze de ışık tutmaktadır. Şöyle ki:

“Kardeşleri Hud, onlara; Allah’a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. Allah’tan sakının ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbine aittir. Siz, her yüksek yere koca bir bina kurup, boş şeyle mi uğraşırsınız? Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladığınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah’tan sakının ve bana itaat edin. Bildiğiniz şeyleri size verenden sakının; davarları, oğulları, bahçeleri ve akarsuları size O vermiştir. Doğrusu hakkınızda büyük günün azabından korkuyorum, dedi.” (Şu’arâ 124-135)

Ayetlerde öne çıkan ve Âd milletinin yok edilmesine neden olan bazı helâk özellikleri şu şekilde sıralanmıştır:

  1. Âd ülkesinde Allah ve Peygamberi kabul edilmiyor.
  2. Hud’un ikazlarına rağmen, yöneticiler ve halk, Allah’a iman etmedikleri gibi, her türlü günah fiili işlemekten de çekinmiyor.
  3. Âd kavmi, yüksek binalar veya anıtlar yaparak, bunları birer statü, öğünme ve mutluluk sebebi saymaktadır. Yüksek ve sağlam binalar medeniyetlerinin ileri seviyesini gösterdiğinden, onların varlığı gururlarını, kibirlerini okşamaktadır.
  4. Muhtemelen, kayalara da oydukları bu görkemli evlere, içlerinde temelli kalacaklarmış gibi gönüllerini kaptırmışlardır. Dünya nimetleri onları adeta sarhoş etmiştir.
  5. Kendi aralarında ve komşu ülkelerin milletlerine karşı güçle galebe çalmaktan ve zalimce davranmaktan çekinmemektedirler.
  6. Âd kavmi, hakla-adaletle değil, zorbalıkla işini yürüten bir medeniyete sahiptir. (Yüksek bina yahut meydanlara veya tepelere diktikleri beşerî ya da dinî mahiyetteki anıtlar, bu hissin bir dışa vurumu kabul edilebilir.)
  7. Eşler, evlatlar, evler, atlar, büyük ve küçükbaş hayvanlar, verimli bahçeler, tarlalar ve akarsular, Allah’ın değil, bileklerinin ve emeklerinin bir sonucudur…

Yüksek binalar yapan ve bunu da bir statü ve bir üstünlük göstergesi olarak anlayan Âd kavminin öyküsü bize öğretiyor ki, dün olduğu gibi bugün de, dünyayı daha çok saran yüksek binalar, bir şehrin ya da bir ülkenin statüsüyle ilgili üstünlük göstergeleridir. Nerede duracakları kestirilemeyen yüksek binalar, ofis, konut veya otel olarak, lüks konaklamayı temsil özelliğine de sahiptir. Birer satatü aracı olan ve bulutlara değmeye çalışan yüksek binalar, ihtiyaçtan değil, gururdan, kibirden, üstünlük iddiasından doğmakta ve beslenmektedir denilebilir. Kuran, böylesi bir kent tasavvurunu ve mimarisini ‘eğlence’ olarak zikretmektedir. Ele aldığımız ayette geçen ve ilgili binaları sıfatlayan ‘ta’besûn’ fiilinin sözlük anlamı; eğlenmek, faydasız iş tutmak, oynamak, boşa vakit geçirmek; abes, saçmalık, vb.dir.

Sonuç: Kuran, yüksek binaları ihtiyaçtan doğan yapılar olarak değil, nefsi eğlendiren yapılar olarak görüp Allah’a imandan uzaklaşmanın da somut göstergeleri şeklinde kodlamaktadır. Bu binaların varlığıyla denilmek istenmektedir ki; biz güçlü bir milletiz, zenginiz, ihtişamımız göz kamaştırıcıdır! İslam milletleri dâhil, nerede göklere set çeken binalar ormanı yükseliyorsa orada çoğalan nefsaniyet, azalan da iman ve amel-i salihtir. Allahüâlem bu binaların neticesi sahipleri için hayırlı olmayacaktır.

M.Talât Uzunyaylalı

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s